Pazarlamanın ne olduğuna ilişkin farklı algılamalar vardır. Kimilerine göre pazarlama alışveriş sürecidir. Kimileri pazarlamayı reklam çabaları olarak görürler. Çoğunlukla da pazarlama ve satışın aynı şey olduğu yanılgısı vardır. Fakat satış pazarlama çabalarının yalnızca bir bölümünü oluşturur. Pazarlama çok daha kapsamlı bir süreçtir. Pazara uygun ürünler üretmek, bunların dağıtım kanallarını oluşturmak ve yönetmek, tüketiciyi ve uygun kar oranlarını gözeterek ürün fiyatlaması yapmak, satıştan önce gelen pazarlama süreçleridir. Satış pazarlama faaliyetlerinin son noktasıdır ve gerçekleşmesi beklenen, istenen bir durumdur fakat sürecin kendisi değildir. Ayrıca günümüzde pazarlama, ...
Bu yazının devamı...İkna edici bir iletişimde kaynak, savunduğu tutumu hedef kitleye kabul ettirebilmek, hedef kitleyi inandırabilmek için bir mesaj hazırlar ve bunu belli bir ortamda sunar. Bu durumda hedef kişi ya da kitle savunduğu fikirlerden farklı fikirlerle karşı karşıya kalır. Hedefin tutumu ile mesajın sunduğu tutum arasındaki fark bilişsel bir çelişki ve dengesizlik ortaya çıkaracaktır. Bu şartlar altında birey üzerinde, bu tutarsızlığı ortadan kaldırma yönünde bir baskı ortaya çıkacaktır. Bu durumda hedef kitle iletişime karşı çeşitli dirençler geliştirecektir.
Hedef kitlenin iletişime direnmesi
Kişi kendisinden farklı görüş sunan iletişime karşı kendi savlarını ortaya ...
Bu yazının devamı...Tutumlar psikolojik nesnelere karşı tutarlı tepkiler vermemize yardımcı olur. Ama tutumlar sadece bireylerin kişisel deneyimleriyle oluşmazlar. Kişinin içinde bulunduğu grup, örgüt ve toplum, belli ölçülerde sosyal tutumlara yol açar. Türkiye’de vatan ve bayrak kavramına yüklenen anlamlar ve Türklerin bu kavramlara karşı tutumları, batı ülkelerinden çok daha farklıdır. Batı’da bayrak sade bir sembol, bir bez olarak görülürken, Türkler için şehitler ve vatan uğruna döktükleri kanı ve feda ettikleri canları sembolize eder. Bu bakımdan bir milletin değer dünyasına göre bireyler de tutumlar geliştirirler. Sosyal bir varlık olarak insan hayatı boyunca değişik sosyal ortamlar içinde bulunur, ...
Bu yazının devamı...İletişimin amaçları çok farklı şekillerde karşımıza çıkabilir. Eğer amacımız karşı tarafın duygu ve düşüncelerinde değişiklik yaratmaksa burada ikna edici iletişimden söz ediyoruz demektir. İkna etmeye dönük iletişimin amacı, hedef kişi ya da kitlede tutum ve kanaat değişikliği oluşturabilmektir.
İnsanların belirli durumlara, olaylara, kişilere karşı genel olarak tutarlı sayılabilecek tepkiler verdikleri ve belli kalıplar içinde tavır aldıklarını biliyoruz. Bir insanın tepkilerini önceden kesin olarak bilmek mümkün olmamakla birlikte benzer durumlar karşısında gösterilen tepkilerin tutarlı olması bizlere tahmin imkanı sağlamaktadır. Bu şekilde tutarlılık ve devamlılık gösteren ...
Bu yazının devamı...Sosyal bilimlerde teori kurmak gerçekten zordur ve doğa bilimlerine kıyasla kontrol edilmesi güç ve sezinlenemeyen çok fazla değişken içerdiğinden kuramın genel-geçerliğini bozacak istisnalar çok fazladır.
Kuşkusuz iletişimin temel unsuru dildir. Fakat iletişim yalnızca dilsel kodlamadan ibaret değildir. Bunun yanısıra ses tonu, mimik ve jestler dilsel kodlamayı farklı anlamlara büründürebilir. İletişimi sağlayan bütün semboller kültürel bir temel üzerinde anlamlanır.
İletişim kültürü taşır. Kültür iletişimi biçimlendirir ve hatta yönetir. İletişim süreci aynı zamanda kültür aktarımı gerçekleştirir. Kültürün oluşması, dönüşmesi, bireylerce benimsenmesi gibi süreçlerin baş ...
Bu yazının devamı...